Tüberküloz (TB) hava yolu ile bulaşan, başta akciğerler olmak üzere tüm organları tutabilen bulaşıcı bir hastalıktır. Tüberküloz önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olmasına rağmen halen dünyanın en ölümcül enfeksiyon hastalığı olmaya devam etmektedir.
Her gün dünyada 30.000 bin kişiye tüberküloz tanısı konmakta ve 4.000 kişi hastalık nedeniyle ölmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2018 yılında dünyada yaklaşık 10 milyon yeni tüberküloz vakası görüldüğünü ve 1 buçuk milyon (1.500.000) kişinin de tüberküloz nedeniyle hayatını kaybettiğini bildirmektedir.
Tüberkülozun sağlık, sosyal ve ekonomik yıkıcı sonuçlarını önlemek, kamuoyunda farkındalığı artırmak ve küresel hastalık salgınını sona erdirmek amacıyla Robert Koch tarafından M. tuberculosis basilinin keşfedildiği, hastalığın teşhis ve tedavisinin yolunun açıldığı 24 Mart 1882 gününe ithafen her yıl 24 Mart ‘‘Dünya Tüberküloz Günü” olarak anılmaktadır.
Ülkemizde başarı ile yürütülen Tüberküloz Kontrol Programı sayesinde her yıl hasta sayısında azalma gözlenmektedir. 2005 yılında 20.535 olan tüberküloz hasta sayısı 2018 yılında 11.786’ya, hastalık insidans yüz binde 29,4’den yüz binde 14,1’ya düşmüştür.
Ülkemizde tüberküloza yönelik tanı ve tedavi hizmetleri tüm sağlık kuruluşlarında ücretsizdir. TB ve dirençli TB hastalarının tedavisinde kullanılan birinci ve ikinci seçenek tüm ilaçlar Bakanlığımız tarafından temin edilerek ücretsiz olarak sağlık kuruluşlarına ve hastalarımıza ulaştırılmaktadır. Hastaların tedavisini düzenli olarak sürdürmek ve tamamlanmasını sağlamak amacıyla 2006 yılından beri tüberküloz tedavisinde DSÖ’nün önerdiği Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) uygulanmaktadır. DGT; hastanın ilaçlarını doğru ve tam olarak içtiğinden emin olabilmek için her doz ilacın bir sağlık personelinin veya başka bir görevlinin gözetiminde içirilmesidir. İlave olarak her gün sağlık kuruluşuna gelemeyen hastalar için iletişim teknolojilisindeki gelişmelerden faydalanarak; hastanın ilacını içerken bir sağlık çalışanına görüntülü bağlanması veya ilaç içmesini kaydedip video yollaması şeklinde uygulanan video gözetimli DGT ülkemizde uygulanmaya başlanmıştır. Tedavisini istediği yerde alan hastanın konforunun korunması tedaviye uyumu artırmaktadır.
Tüberküloz hastalarının tedavilerinin uzun sürmesi, tedavi süresince işgücü kaybına uğramaları gibi sebeplerle hastalar ve aileleri psiko-sosyal desteğe ve maddi yardıma ihtiyaç duymaktadırlar. Bu kapsamda; Bakanlığımız ve Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında protokol imzalanarak ekonomik ve sosyal güçlükler yaşayan tüberküloz hastalarına 2018 yılı Ocak ayından itibaren düzenli aylık nakdi yardım verilmeye başlanmıştır. Aynı zamanda tıbbi öz bakım gerektiren ve evdeki yaşam koşullarının yetersiz olduğu durumlarda ilave destek ödemesi sağlanabilmektedir. Dünyada ilk ve tek olan bu uygulama, DSÖ tarafından İyi Uygulama Örneği olarak gösterilmektedir. Şu an için yaklaşık 2300 tüberküloz hastası bu yardımı almaktadır.
DSÖ tarafından 2020 yılı için belirlenen Dünya Tüberküloz Günü teması "Tüberkülozu Bitirmenin Zamanı Geldi" teması çerçevesinde Bakanlığımız tüberküloz kontrol çalışmalarını ulusal ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içerisinde, kamunun yanı sıra özel sektör, sivil toplum örgütleri ve gönüllü kuruluşlarla birlikte yürütmekte ve tüberküloz eliminasyonunu hedefleyecek şekilde güçlendirerek sürdürmektedir.
Hedefimiz Veremsiz Bir Türkiye!